bilim

Üçüncü bomba

Sabahın erken saatlerinde çalmaya başlayan sirenler daha sonra, hava saldırı tehlikesinin geçtiğini bildirerek sustular. Ufukta gözlenen iki Amerikan B-29 uçağı ciddi bir tehdit sayılmazdı, zira gerçek bir hava saldırısında gökyüzü uçaklarla kararırdı. Sabah güneşinin parlak ışıkları, şehrin park ve bahçelerinde söğüt ağaçlarını ısıtırken, babalar işlerine ve çocuklar okullarına doğru yola çıkıyor, ev kadınları da gündelik işlerine başlıyorlardı.

Algoritma/Yapay Zekâ üzerine 12 tez

İnsanlık bilim ve teknolojide iki büyük dönüşümün eşiğinde. Birinci dönüşüm uzaydaki bilimsel çalışmalar. Uzay deyip geçmeyin. Meselenin odağında çok büyük enerji kaynaklarına kimin ulaşacağı, uzaydan getirilen kaynakları nasıl kullanacağı ve savunma var. İkinci büyük dönüşüm ise Algoritma/Yapay Zekâdaki devrim. Bu devrim üretimi insan aklının hayal bile edemeyeceği kadar artıracak ve büyük soruları beraberinde getirecek.

Epigenetik: Genetik determinizme darbe

Yakın bir zamana kadar dişi ve erkekten yavrusuna sadece genlerin aktarıldığı ve kalıtımın bu yolla olduğu varsayılıyordu. Gen ötesi, genetik dışı, genetik olmayan anlamına gelen epigenetik bilimiyle birlikte durumun tamamen öyle olmadığı; çevresel deneyimlerin, yaşam tarzının, alışkanlıkların, davranışların, psikolojik durumun, hatta büyük baba ve babanın yediklerinin-içtiklerinin olumlu ya da olumsuz sonuçlarının da yavruya aktarılabildiği ortaya çıktı.

Osmanlılarda teleskop

Bilim ve Ütopya’nın Temmuz 2018 sayısında (Sayı 289, Temmuz 2018, s. 58-62) Osmanlılarda Kopernik Kuramı’nın girişine ve kabulüne ilişkin yazımızın ardından bir başka problemi gündemi getireceğim. Osmanlı astronomları teleskop kullandılar mı?

Safsataları tarihin çöplüğüne nasıl atacağız?

Türk Dil Kurumu Genel Türkçe Sözlük’te safsata “boş, temelsiz, asılsız söz” olarak tanımlanıyor. Vikipedi ise “bir düşünceyi ortaya koyarken ya da anlamaya çalışırken yapılan yanlış çıkarsama” olarak tarif ediyor. Sözlüklerden safsatanın cehaletle bağlantılı olduğunu anlıyoruz. Fakat cehalet günümüzde artık saf bir nitelik taşımıyor.