Arkeologlar, Bulgaristan açıklarında, Karadeniz yüzeyinin 1,5-2 km altında, dünyanın en eski bozulmamış batığı olduğunu düşündükleri bir gemi enkazı keşfettiler.
Yaklaşık 23 metre uzunluğundaki batığın Antik Yunan dönemine ait bir ticaret gemisi olduğu düşünülüyor. Deniz tabanında en az 2400 yıldır bozulmadan yatan batığın ana direği hâlâ ayakta duruyor, dümenleri ve kürekçilerin oturduğu sıralar da hâlâ yerinde.
Karadeniz, özellikle eski zamanlarda, Avrupa ile Asya arasındaki uzun ticaret yolunun önemli bir ayağıydı, Yunan gemileri Akdeniz’den Karadeniz kıyılarındaki birçok sömürgesine bu yolla mal taşıyordu.
Oksijensiz ortam, Karadeniz’deki 2400 yıllık bu batığın olduğu gibi kalmasını sağlamış.
Karadeniz Deniz Arkeolojisi Projesi’nden (Black Sea Maritime Archaeology Project (MAP)) Anglo-Bulgar bir ekip, bozulmamış halde kalan batığı Karadeniz’in derinliklerini araştıran ve eski çağlardaki deniz seviyesi değişikliklerinin günümüze etkilerini inceleyen üç yıllık bir alan çalışması sırasında keşfetti. Ekip, derin sulara dalabilen robotların yanı sıra sualtı radarı kullanarak, aralarında Roma ticaret gemileri ile 17. yüzyıla ait bir Kazak ticaret filosu da bulunan 60’tan fazla batık tespit etti.
Karadeniz MAP’ın Genel Müdürü Edward Parker, The Guardian’a şunları söyledi:
“Aşağıda resimler, duvar resimleri ve kitaplardan başka bir yerde görülmemiş gemiler var; suyun üzerindeki son seferlerinden beri ilk kez insan gözü değiyor üstlerine.”
Odysseus’un gemisini betimleyen antik Siren Vazosu. Görsel: Ann Ronan Pictures/Print Collector/Getty Images
Klasik edebiyat ve sanatı sevenler, yeni keşfedilen gemiyi Antik Yunan çömleklerinin, özellikle de şarap vazolarının üzerinden hatırlayacaklardır. Bu çömleklerin en bilineni, British Museum’da bulunan ve yaklaşık MÖ 480 tarihine ait Siren Vazosu’dur. Vazo, gemisi sirenlerin yanından geçerken Homeros’un efsanevi kahramanı Odysseus’u gemi direğine bağlanmış olarak gösterir (Sirenler, Yunan mitolojisinde, büyüleyici şarkılarıyla gemicileri kayalıklara çeken su perileridir.).
Batığın olduğu gibi kalmasının nedeni, çevresindeki suların anoksik, yani tamamen oksijensiz olmasıdır. Aksi takdirde, diğer birçok antik gemi batığı gibi, deniz tabanında geçirdiği yüzyıllar boyunca deniz hayvanları ve bakterileri tarafından yıpratılıp hasara uğratılabilirdi.
Karadeniz MAP ekibi, karbon yaş tayini için geminin küçük bir parçasını çıkardı ve çok yaşlı olduğunu onayladı, ancak batığı bulunduğu yerde bıraktı. Ekip üyelerinden Helen Farr, BBC News’a, geminin taşıdığı malları incelemek ve nereden yola çıktığını saptamak amacıyla batık üzerinde araştırma yapmak için fona ihtiyaçları olduğunu söyledi:
“Batığın bulunduğu yer başka bir dünya gibi. Uzaktan kumandalı aracı su kolonundan aşağıya indirip derinlerde bir yerde bu mükemmel bir şekilde korunmuş geminin aydınlandığını gördüğünüzde zamanda geriye gitmiş gibi hissediyorsunuz.”
Çeviri: Şule Ölez
Kaynak: https://www.history.com/news/oldest-shipwreck-discovery-ancient-greece