Evrim bir gerçektir!

Bu yazıda, evrimin neden bir gerçek olduğundan bahsedeceğiz. Öyle “Evrim çok güzeldir, çok cicidir.” tarzında bir dille değil. Ya da “Bilim düşmanları şöyle yalan söylüyor, böyle yalancıdır.” gibi cevap yetiştirme çabasıyla da değil! Bilimsel terminolojiyi, araştırmaları ve sonuçları ortaya koyarak. Evrimi tarihselliği içerisinde ele alarak. Toplumumuz, okuduğunu anlayıp ondan doğru bilgileri elde edecek kadar zekidir. Şu dergiyi elinde tutan birinin, boş polemiğe ihtiyacı yoktur. Dolu dolu bilgilere, gerçeklere, katı verilere ihtiyacı vardır. Biz de bu yazıda bunu yapacağız. Ancak bunu yapabilmek için, geçtiğimiz yıllarda organizasyonel olarak yükselişe geçen, sonradansa hızla çöken ve dağılan evrim karşıtlığını ele almamız gerekiyor. Çünkü bu sayıyı hazırlama nedenimiz, bilime ve özellikle de evrime düşman kitlenin toplumumuzdan sonsuza kadar silinmesi için önemli bir dönüm noktası olmaktır.

Evrim karşıtlığının yükselişi ve çöküşü: Evrim hakkındaki tartışmalar
İlginçtir; bundan birkaç sene öncesine kadar “yaratılışçılık” denen, Evren’deki her şeyin birdenbire, “puf” diye yoktan var ediliverdiğine inanan, dolayısıyla hiçbir bilimsel sürecin geçerli olamayacağını ileri süren gericilerin halk arasındaki evrimsel biyolojisi algısı üzerinde güçlü bir şekilde etkisi bulunmaktaydı. 2017 yılına baktığımızda, bu yaratılışçılık akımını dikkate alan, argümanlarını ciddiye alan, onlara herhangi bir inanç besleyen pek bir kimse kalmadı. Bu çabada, elbette, Evrim Ağacı gibi bilim organizasyonlarının, sayın Prof. Dr. Ergi Deniz Özsoy gibi bilim insanlarımızın ve Bilim ve Ütopya gibi bilim dergilerinin özverili çabalarının etkisi âşikardır. Bunun ötesinde, inançlarından ötürü evrimi reddetmeye meyilli insanlar, kendilerine yeni bir akım buldular: Akıllı Tasarım. Bu inanış türünün geçersizliğini bütün detaylarıyla Bilim ve Ütopya’nın 2017 Ocak sayısında ele almıştık. Buna rağmen, bu sahtebilim türünün “orta yolcu” tavrı ve inançtan ziyade bolca felsefe vurgusu yapmasından ötürü, kendilerinin atası konumunda olan yaratılışçılara nazaran bilimsel gerçeklere çok daha açık olmalarından ve evrimsel değişimi açıktan açığa kabul etmelerinden ötürü birçok kişinin evrime bakışını yumuşatıp, onlara işin doğrusunu öğretme etkisi yarattıklarını vurgulamak, hatalı temeller üzerine kurulu olsa da verdikleri emeğe saygıdan ötürü borcumuzdur. Umuyoruz ki Akıllı Tasarım akımı, bilim düşmanlığı ile bilimsel kabulleniş arasındaki bir ara türden ibaret olacak ve sayısız insanın natüralist evrim anlayışına ulaşmasını mümkün kılacak bir ara basamak olacaktır.

Ancak evrim söz konusu olduğunda, bu kadar farklı “görüşlerden” söz ediyor olmam sizi meraklandırabilir. Bir bilimin halkı bu kadar ayrıştırıcı, kendisine bu kadar düşman edici bir doğada olması sizi şaşırtabilir; ama şaşırtmasın. Zira evrimin gerçekten ne olduğunu anlayıp da onu düşman olarak gören tek bir kişi bile yoktur şu Dünya üzerinde... Evrim düşmanlığı, tamamen salt bir cehaletten kaynaklanmaktadır. Bilim kültürü oturmamış, din-merkezci düşüncenin yer ettiği toplumlarda, evrimsel biyoloji, iklimbilim ve kozmoloji gibi bilim dalları halkı ayrıştırır. Bu ayrışmanın bilimin doğasından mı olduğunu, yoksa halkın bilgi düzeyi ile ilgili bir sebepten mi kaynaklandığını araştırmak için, bilim insanlarının o bilim dallarındaki görüşlerine bakabilirsiniz. Halk ile devasa bir tezatlık göreceksiniz. Çünkü evrim başta olmak üzere, halk arasında “tartışmalı” kabul edilen bilim dalları konusunda bilim camiasında hiçbir ayrışma veya tartışma bulunmamaktadır. Bu işin uzmanı olan biyologlar arasında evrimin kabulü %99 dolaylarında, biyoloji ve onunla yakından ilişkili tüm bilim dallarında evrimin kabul oranı %95 dolaylarında, mühendislik gibi uygulamalı bilim dalları da dahil olmak üzere bütün bilim dallarında araştırmalar yürüten bilim insanları arasında evrimin kabul oranı ise ortalamada %88 dolaylarındadır. Evrim bir gerçektir. Bir doğa yasasıdır!

Ancak evrimin bir doğa yasası olması, bir gerçek olması, bilim insanlarının onu kabul etmesinden ötürü değildir! Bilimde demokrasi yoktur. Gerçeklere, bilim insanlarının oyuyla karar vermeyiz; kaldı ki, sıradan vatandaşın oyuyla karar verelim. Bilim insanları arasındaki ezici miktardaki kabul oranı, sözünü ettiğimiz gibi, halk arasındaki “tartışmalı” bulunan evrim ile ilgili olarak bilimde herhangi bir tartışmanın bulunmadığını göstermek için vurgulanmaktadır. Evrimin bir doğa yasası olmasının nedeni, Evren’in doğa yasalarının bir sonucu olarak doğuyor olmasındandır. Evrimin bir gerçek olmasının nedeni, doğada ve laboratuvar şartlarında onu bizzat gözleyebiliyor olmamızdandır.

Çağrı Mert BAKIRCI
Texas Tech Üniversitesi Öğretim ve Araştırma Görevlisi

Evrim
Etiketler
evrim
çağrı mert bakırcı
evrim vardır
bilim ve ütopya