Kuramsal fizikte evrensel bir değer: Feza GÜRSEY

Yazan
Doç. Dr. Hüseyin Gazi Topdemir
Ankara Üniversitesi DTCF, Felsefe Bölümü
Yazının Okunma Süresi
17 dakika

Kısa yaşam öyküsü

Her toplumun gelecek kuşakları için insanı, doğayı ve evreni anlamasında sağlam yol göstericilere gereksinimi vardır. Günümüzün gelişmiş kabul edilen toplumları için bu yol gösterici veya mürşid genellikle bilimdir. Bu bağlamda çağdaş dünyanın ilerleme ve gelişme tasarımını paylaşmak ve onlarla insan, dünya ve evren üzerine ortak söylemler geliştirmek ve bir bütün olarak varlık üzerine sağlam ve güvenilir bilgi yığınları oluşturmak istiyorsak, yapacağımız şey mürşidimizin bilim olmasıdır. Bu gerçeklikten hareket eden Atatürk, “Hayatta en hakiki mürşid ilimdir, fendir.” özlü sözüyle, yeni dünyanın değerleriyle genç cumhuriyetin çocuklarının bu bağlamda kucaklaşacaklarını dile getirmiştir. Bu inanç ve öngörüsünün sözde değil, uygulamada da hayata geçirilmesi için Türk toplumunda pozitif düşünce talepleri yaratmayı başarmış olan XX. Yüzyılın büyük dehası, geleceğin Türkiye'sini emanet edeceği gençlerin çağdaş dünyanın yükselen değeri olan bilimin somut başarılarıyla yetişmeleri için sonsuz bir gayret ve çaba göstermiştir. Bu çaba sonucunda bilime evrensel çapta katkı yapacak düzeyde yüzlerce genç yetişmiştir. Yaşamı ve yapıtları irdelendiğinde bu parlak gençlerden birisinin de Feza Gürsey olduğu anlaşılmaktadır.

XX. yüzyıl fiziğinin evrensel kişiliklerinden birisi olan Feza Gürsey, daha sonra ulaşacağı büyük başarılardan en ufak bir belirti taşımaksızın, askeri doktor Reşit Gürsey ve kimyager Remziye Hisar’ın sıradan bir çocukları olarak 7 Nisan 1921 tarihinde İstanbul'da doğmuştur. Bilime ve başarıya doymayan bir kişilik kazanmasını anne ve babasından aldığı anlaşılan Gürsey'in annesi de 1920'lerde, Sorbonne'da Devlet Kimya doktorasını tamamlamış, kendisi gibi seçkin bir bilim insanıydı.

1920’li yıllar Türkiye'nin kölelik ile özgürlük arasında bir seçim yapmaya zorlandığı yıllardı. Belirsizlik her yerde kol geziyordu ve sağlıklı karar vermek her zamankinden daha zordu. Atatürk ve arkadaşları özgürlüğü seçmişlerdi ve bedelini ödemeye hazırdılar. Türk halkı da bu tarihi kararı onaylamıştı. Kurtuluş Savaşı yapılacaktı. Remziye Hisar Kurtuluş Savaşı'na geleceğin gençlerini yetiştirmek üzere Adana'da öğretmenlik, Reşit Gürsey ise Ankara'da doktorluk yaparak katıldılar. Bunlardan habersiz Feza Gürsey, anneannesi ve teyzesi tarafından bir süreliğine büyütüldü. Savaşın bitiminde anne ve babasının Paris'e gitmeleri nedeniyle Paris'e götürülen Feza Gürsey, ilkokul eğitimi için Jeanne d’Arc okuluna kaydedildi. Buradaki eğitimi annesinin Türkiye'ye çağrılması sonucu kısa sürdü ve bu kez İstanbul'da Galatasaray Lisesi'nin ilkokul 3. sınıfına yatılı olarak kaydedildi. Galatasaray'da başlayan eğitim 1940 yılında tamamlandı. Aynı yıl İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik-Fizik Bölümü'ne kaydolan Gürsey, 1944 yılında mezun oldu.

Milli Eğitim Bakanlığımın yaptığı sınavı kazanarak İngiltere'ye giden Gürsey, burada Imperial College'de doktora yapmaya başladı. Kuaternlyonların Alan Denklemlerine Uygulanmaları konusunda hazırladığı tezini 1950'de tamamladı. Aynı yıl Cambridge Üniversitesinde doktora sonrası çalışmalarda da bulunan Gürsey, 1951 yılında İstanbul Üniversitesinde fizik asistanı olarak göreve başladı. 1952’de meslektaşı Süha Pamir ile evlendi.

1953 yılında doçent olan Gürsey, bundan sonraki yıllarında İstanbul Üniversitesi’nde Modern Çağ'ın seçkin kuramsal fizik-anabilim dallarından birisini oluşturmak için yoğun bir çaba gösterdi. Bu uğraşısı sürerken yetkinliğini artırmak için 1957-61 yılları arasında zaman zaman Brookhaven Ulusal Laboratuvarı'nda, Princeton ve Columbia üniversitelerinde araştırmalar yaptı. Bu dönemde çağdaş fiziğin devleriyle tanışmak fırsatını bulan Gürsey, 1961 yılında Türkiye’ye döndü ve Orta Doğu Teknik Üniversitesinde göreve başladı ve Kuramsal Fizik Bölümü’nü kurdu. Bu dönemde Kuantum Elektrodinamiği konularında çalışmalara başlayan Gürsey, 1974 yılına kadar ODTÜ'de ve Yale'de dönüşümlü olarak öğretim üyeliği görevini sürdürdü. 1974'de Yale'de kürsü başkanı olan Gürsey, 1990'a kadar çalışmalarını burada sürdürdü. Ömrünün sonuna doğru kansere yakalanan bu değerli bilim insanı 13 Nisan 1992'de Amerika Birleşik Devletlerinin New Haven kentinde vefat etti.

Dünyanın yetiştirdiği seçkin bir fizikçi ve matematikçi olmasına karşın, Feza Gürsey'in kültürel ilgileri tarihten edebiyata, sanatın çeşitli dallarından çeşitli ulusların gelenek ve göreneklerine kadar uzanan bir çeşitlilik göstermekteydi. Bu bakımdan eşsiz bir bilim, düşün ve sanat adamıydı.

Bilimsel çalışmaları

Bilim, insanın doğal bir parçasıdır. İnsansal etkinliklerin en göz alıcı, en verimli ve düşünsel zenginlik açısından da en önde gelenidir. İnsanlık kadar eski, bir o kadar da yeni ve çocuksudur. İnsanın özeli, kendisi olduğu ve kendisi için yaptığı tek entelektüel uğraştır. Bu bakımdan çok büyük ve yaşamsal bir yararı vardır. Çünkü insanların hem gündelik hem de daha köklü sorunlarına keskin, etkili ve kalıcı çözüm önerileri üretebilen tek uğraştır. Bu bakımdan değerlendirildiğinde, sonu ilerlemeyle biten tek entelektüel etkinliktir. Bu etkinliğin zirvelerine ulaşmış ve çalışmalarıyla bilim alanındaki gelişmeleri kendisiyle beraber zirveye taşımış Feza Gürsey, fiziksel problemlerde kullandığı matematiksel yöntemlerin (özellikle grup teorisi) özgünlüğüyle anılmakla birlikte, temel parçacıkların grup özellikleri, kuvvetli ve zayıf etkileşmelerin simetrileri hakkındaki ilk çalışmalarıyla da dikkatleri üzerinde toplamayı başarmış bir bilim adamıdır. Özellikle kuvvetli etkileşmelerin simetrileri konusunda yaptığı öneri, bu etkileşimlerde “chiral” adı verilen yeni bir simetri bulunduğunu ilk defa bilim topluluklarının gündemine getirmesi bakımından önemlidir. Bu simetri, son ve tam şeklini daha sonra lineer olmayan sigma modeli çerçevesinde kazanmıştır.

Gürsey, bu bağlamda Brookhaven Ulusal Laboratuvarı'nda Luigi Radicati ile 1962 yılında kuvvetli etkileşmelerin spin ve üniter spinden bağımsızlıkları hakkında bir makale yayımlamıştır. Temel parçacıklar fiziğinde önemli ve kalıcı bir etki yaratan bu makalede SU(6) grubunun kuarklar için düşük enerjilerde geçerli bir yaklaşık simetri grubu olduğu ileri sürülüyordu. Böylece Gürsey, bütün temel parçacık etkileşmelerini birleştirmeye aday teorilerin kurulmasına, E(6) ve E(7) gruplarına dayanan simetrileri önererek çok önemli bir katkı yapmıştır. Çünkü bu öneriyle Lie grupları fizikte ilk kez kullanılmış oluyordu ve Gürsey’in matematiksel fiziğe katkılarının derinliğini göstermesi bakımından da dikkat çekiciydi.

Bu noktadaki başarısının en iyi göstergesi ise Nobel Fizik Ödülü'ne aday gösterilmesidir. Cumhuriyet Türkiye'sinin seçkin kuramsal fizikçilerinden Cengiz Yalçın, bu öneriyi yapmak için seçilen bilim adamlarımızdan birisi olarak 1985 ve 1992 yıllarında iki kez Nobel Fizik Ödülü için aday önerme komitesine seçilmiştir. Cengiz Yalçın, kendisine gönderilen Eylül 1984 ve Eylül 1991 tarihli, “Çok Gizli” kayıtlı, “İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi adına, Fizik Nobel Komitesi olarak, 1985 yılı Nobel Fizik Ödülü için aday önerme onurunu size verdik” diye başlayan iki mektupla göreve davet edilmiştir. İlk daveti kabul eden Yalçın, 03 Ocak 1985 tarihinde aday önerisinde bulunmuş ve 1985 Yılı Nobel Fizik Ödülü için Feza Gürsey’i önermiştir. (1)

Cengiz Yalçın'ın “Nomination for the Award of the 1985 Nobel Prize for Physics” başlıklı adaylık başvuru formunda verdiği bilgiler, Feza Gürsey'in bilimsel başarıları hakkında yeterince aydınlatıcı görünmektedir. Aday gösterme formunun “the Nomination concerns the discovery (invention) of” başlıklı bölümü için Yalçın şunları yazmıştır:

Aday gösterilmesine ilişkin buluşları (keşifleri): “Fizikteki temel simetriler, temel parçacık fiziğinde ve genel görelilikte en çok dikkat çeken konulardır. Bunlar arasında en önde gelenleri ise SUL(2)xSUR(2) chiral simetri gruplarının keşfedilmesi ve bunların linear olmayan gerçekleşmeleri, hadronların benzer SU(6) simetrisi ve yüksek enerji fiziğindeki kuaterniyonik (quaternionic) ve oktoniyonik (octonionic) yapıyla birlikte istisna gruplarının ortaya çıkarılmasıdır. Bu son katkının öneminin belirtileri şimdiden, on bir boyutlu süpergravitenin çözümleri arasındaki oktoniyonik kürenin açığa çıkmasıyla ve colour-flavour dinamikleri, büyük birleşme ve global süpergravite simetrileri bağlamında ortaya çıkan E2=SU(2) x SU(2), E3=SU(3) x SU(2), E4=SU(5), E5=SU(10), E6, E7 ve E8 istisna grup dizileriyle elde edilmiştir.”

Yalçın'ın bu açıklamaları, Gürsey’in XX. yüzyılın başlarında Max Planck (1858-1947) tarafından biçimlendirilen Kuantum Kuramı'nın ve Albert Einstein'ın (1879-1955) yaklaşık aynı tarihlerde geliştirdiği Görelilik Kuramı'nın problem alanlarında yüksek düzeyli matematiksel ve kuramsal araştırmalarda ve katkılarda bulunduğunu göstermektedir. Gürsey'in bu başarılarını daha iyi kavramak için Cengiz Yalçın tarafından yine aynı formun “Grounds for nomination (Detailed specification of grounds, bibliography, curriculum vitae and other relevant documents may be appended.)” başlıklı bölümünde verdiği bilgilere ve değerlendirmelere bakmakta yarar vardır.

Adaylık Gerekçeleri: Feza Gürsey, yüksek enerji, genel görelilik, katı hal, nükleer fizik ve istatistiksel sistemler gibi fizik konularında parlak katkıları bulunan çok yönlü kuramsal bir fizikçidir. Her ne kadar ilgi alanının sınırları çok geniş olsa da, bilimsel araştırmaları, doğadaki yapıları ve simetrileri olağanüstü bir yetenek ile ayırt etmek ve eşit derecede bir beceri ile bunları matematiksel olarak ifade etmek için birleştirmiştir. Aşağıdaki sınıflama onun başarısını değerlendirmekte yardımcı olabilir:

(i) SUL(2) x SUR(2) chiral simetrinin keşfi ve matematiksel fizikte linear olmayan chiral modellerin ortaya çıkarılması;

(ii) Benzer SU(6) hadron simetrilerinin keşfi (Radicati ile);

(iii) Ouaterniyonik ve oktoniyonik yapıların ve yüksek enerji içerisindeki istisna gruplarının açığa çıkarılması;

(iv) Conformal invariance ve Mach'ın Genel Görelilik İlkesi üzerine yaptığı çalışması;

(v) Parçacık fiziğine, istatistiksel mekaniğe ve grup kuramının nükleer ve katı hal fiziğine uygulanmasına yaptığı diğer katkıları.

Bu katkıları göz önüne alındığında, Feza Gürsey'in bilim tarihinde zaman zaman rastlanılan devrimci dönüşüm dönemlerinin karakteristik davranış modeli olan ve yerleşik kuramlara karşı korkusuzca almaşıklar önermek şeklinde betimleyebileceğimiz, düşünsel kavrayışı yüksek bir bilim adamı olduğu anlaşılmaktadır. Çünkü Yalçın'ın yaptığı sınıflama, temel parçacıklar fiziğinin matematikselleştirilmesinde Feza Gürsey'in çok yüksek bir düzeye ulaşmayı başardığını göstermektedir. Kuramsal veya parçacıklar fiziğindeki bu yüksek düzeyli gelişmenin tarihsel soy kütüğüne göz atıldığında, XVII. yüzyılın sonlarına doğru başlayan ve doğayı matematikle tanımla geleneğinin zirvesine ulaşılmasında Feza Gürsey'in de büyük rol oynadığı açıkça görülmektedir.

XVII. ve XVIII. yüzyıllar Batı için Rönesans fikrinin yerleştiği ve onun bir adım ilerisi olan “Aydınlanma dönemi”nin özgürlük, gelişme ve ilerleme gibi temel kavramlaştırmalarının iyiden iyiye, hem bilim topluluklarınca hem de geniş halk kitlelerince benimsenmeye başladığı bir dönemdir. Bu dönemde bilime derin bir güven ve bağlanma söz konusudur. Artık doğa karşısında teolojik ve metafizik yaklaşımların önemsizleştiği ve terk edildiği bir dönem başlamıştır. Bu dönemde bilim kendisini daha köklü bir biçimde metafizik unsurlardan uzak tutabilmek için bilim ile bilim olmayanı sınırlandırma yoluna gitmiştir. Bunun en iyi yolu da bilimin inceleme nesnelerini sadece matematiksel öğelerle sınırlamaktır.

Doğa, değişimin veya oluş ve bozuluşun yer aldığı bir varlık alanıdır. Değişme kaçınılmazdır, çünkü her tür oluş zaman içerisinde gerçekleşmektedir veya zamansaldır. Öyleyse doğanın çeşitliliği ve değişkenliğine aynı ölçüde karşılık verecek bir bilimsel alete gereksinim olacaktır. Bu aletin kısa bir süre sonra matematik olduğu anlaşılacaktır. Aslında zaten bu yüzyılların entelektüelleri için söz konusu aletin ne olması gerektiğini anımsatan uzak ve yakın geçmişte pek çok güçlü belirti vardı. Antik Çağ'da Platon (MÖ 427-347) geometri bilmeyen Akademi'den (2) içeri girmesin, diyerek matematiğin doğayı kavramaktaki önemine dikkat çekmişken, Arkhimedes (MÖ 287-212) ilk matematiksel fizik örneklerini sergilemişti. Yakın zamanda John Locke (1632-1704) bilimin konusunun varlıkların veya fenomenlerin birincil nitelikleri olması gerektiğini vurgularken, René Descartes (1596-1650) ise bu görüşe çok sıcak bir destek vermiş ve Analitik Geometri'yi icat etmişti.

Artık doğa Galileo'nun (1564-1642) dediği gibi, matematikle yazılmış bir kitaptı ve onu okumanın yolu da bu dili, yani matematiği bilmekten geçmektedir. Bu söylemi dikkatle dinleyen ve kendisinin diğer devlerin omuzları üzerinde yükseldiğini dile getirerek bir alçak gönüllülük örneği sergileyen Newton, hipotetik dedüktif bir yaklaşım içerisinde matematiksel ve aksiyomatik bir bilim, daha doğrusu fizik kurmayı başarmıştı. Hatta gerekli alet o sıralarda henüz hazır olmadığı için kendisi Evrensel Matematik adlı küçük kitabında kalkülüsü geliştirdi. Bilim dünyasında yaklaşık 170 yıl egemen olan bu modelleme, 1900'lü yıllardan itibaren daha ileri boyutlarda gelişmesini sürdürdü ve bu yüzyılın iki büyük kuramının (Kuantum ve Görelilik) açıklamalarında yerini aldı.

Bu gelişim çizgisinin devamında tarih sahnesine çıkan Feza Gürsey'in bu modern bilim yapma modelini en ince ayrıntısına kadar kavradığı ve Atatürk'ün öngördüğü şekilde, ötesine geçmeyi başardığı anlaşılmaktadır.

Doğayı sistemli bir şekilde anlamak ve açıklamak için kuram önerme denemeleriyle ilk tanışanların Grekler olduğu kabul edilir, en azından kayıtlar böyle göstermektedir. Onlar bilime gerçeklik adına konuşan, bu anlamda doğruyu söyleyen tek değer olduğu gözüyle bakmaları gerektiğini anladıkları için, sürekli ardından gitmeyi ve olanaklı olduğu ölçüde ondan pay almayı önemsemişlerdir. Bu yüzden bilime sahip olmayı erdemli olmakla eşdeğer kabul etmişler, böyle olan kimselere de bilge adını vermişlerdir. Herkes bilge olamayabilir, ancak bilgenin bilgisini paylaşma onurluluğunu gösterebilir, deneyebilir. Bilgenin bilginliğini paylaştıkça, kendisiyle tanışacak, tanıştıkça bilgisi artacak, bilgisi arttıkça erdemli davranması gerektiğini anlayacak, erdemli davrandıkça bilgisi bir kutadgubilige, kutlu bilgiye dönüşecek ve mutlu olacaktır. O yüzden Greklerin bilgesi Sokrates (M.Ö. 469-399) herkese kendini bilmesi gerektiğini telkin etmis, Türklerin bilgesi Yunus (1240-1321) da kendini bilmezsen ya nice okumaktır diyerek, en büyük erdemin insanın kendisini bilmesi olduğunu belirtmiştir.

Bir bilim adamı ve aynı zamanda bir bilge olduğu anlaşılan Feza Gürsey’in, bu kültür katmanlarından yeterince beslendiği veya pay aldığı görülmektedir. Çünkü yüksek matematiksel fizik çalışmalarının yanında, ülkesinin XX. yüzyılın büyük tecrübe ve fikir macerası karşısında nasıl ayakta kalabileceğini ve bunun için sınırlı olanaklarıyla neler yapması gerektiğini de kendisine dert edinmiş bir bilgedir. Çalışma alanları yukarıda da değinildiği üzere, çağdaş fiziğin genel alan kuramı, elektromanyetizma, mezon ve elektron alanları arasındaki ilişkiler gibi bütünüyle spekülatif veya daha doğru bir söylemle soyut matematiksel düşünceyi gerektiren konulardır. Bunun önemini anlamak için bu konularda kuantum fiziğinin öncülerinden fermiyonların davranışım açıklayarak anti maddenin keşfini sağlayan Paul Dirac (1902-1984), Schrödinger'in metotlarını atomik dağılmaya uygulayan Max Born (1882-1970), dalga fonksiyonunun uzaya ve zamana bağlı değişimini gösteren ünlü denklemi geliştiren Erwin Schrödinger (1887-1961), Kopenhag Okulu'nun en ileri temsilcilerinden biri olan ve Pauli ilkesi'ni ortaya atan Wolfgang Pauli (1900-1958) gibi kuramsal fiziğin devlerinin çalıştığını anımsamak gerekir.

Diğer taraftan bu gerçekten büyük bilim adamlarının alanlarına cesurca girip, başarılı sonuçlar elde etmeyi başarmasını da imgelem gücünün büyüklüğünde aramak gerekmektedir. Feza Gürsey, Einstein’ın deyimiyle “imgelemin bilgiden daha önemli” olduğunu fark etmiş eşsiz sezgi gücü olan bilim adamlarından birisidir. Kendisinin saydığımız bu alanlara başarısız olma kaygısına aldırış etmeden girmesini sağlayan da bir serabın peşinde korkusuzca gidebilme duygusudur. Ona bu duyguyu veren de tüm medeniyetlerin mirasçısı olduğunu düşünmesidir. Feza Gürsey'in bu yönünü en güzel Ester Costa Meyer şöyle ifade etmektedir:

“Feza’nın dünyasının ne merkezi ne de demir perdeleri vardı. Hiçbir zaman onun evrensel boyutlarına erişemememize rağmen, bilgimizin sınırlarını tarihsel ve coğrafi olarak genişletirdi. Bize tüm medeniyetlerin mirasçısı olduğumuzu öğretti.”

Bu harikulade tanıtmanın yalnızca Meyer'e ait olmadığını ve ölümünden sonra başta Yale'dekiler olmak üzere, pek çok arkadaşının da benzer duygu ve düşüncelere sahip olduğunu belirtmek gerekir. Daha da önemlisi, Feza Gürsey'in bu olağanüstü hayranlığı hak ettiği de çok açıktır. Çünkü kendisini yakından tanıyan Vernon Huges'un açıklamalarına bakıldığında, henüz çalışmalarının daha başlarında sayılabileceği 60'lı yıllarda bile Feza Gürsey’in fizik alanına yaptığı katkıların genişliğinin sıra dışı olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre istatistik mekanik, alan teorisi, özel ve genel görelilik, grup teorisi ve parçacık fiziği alanlarında o dönemde oldukça dikkat çekici çalışmalara girişmiştir. Grup teorisinin bir araç olarak ve fizik teorilerinin formel yapılarının derinlemesine anlaşılması için kullanılması Feza Gürsey'in çalışmalarının belirgin özelliğini oluşturduğu gözlemlenmektedir. O dönemde de birkaç katkısıyla tanınmıştır. Bunlar, baryonların ve mezonların etkileşmelerinin chiral grup çerçevesinde kırılmış simetri kavramını temel alarak anlaşılması, Radicati ile kuvvetli etkileşmelerin SU(6) simetrisi üzerine çalışması, zayıf etkileşmelerde iki nötrino teorisi ve kesikli simetrilerle ilgili olarak yaptıkları, de Sitter grubu hakkındaki tezi, Mach İlkesi(3) ve Genel Görelilik konusundaki fikirleridir.

Feza Gürsey'in çalışmaları aslında çoğunlukla matematiksel nitelikteydi, fakat parçacık fiziği fenomenolojisinden, model kurmaktan, çekirdek fiziğinden, Genel Görelilikten matematiksel fiziğe ve saf matematiğe çok geniş bir alanı kapsıyordu. Bütün bu çalışmalarda ortak bir tema varsa, bu da Feza Gürsey'in grup teorik kavramların doğada kendilerini gösterme yollarını aramasıydı. Kuarkların meşhur ve cüretkâr SU(6) teorisi bu şekilde doğmuştur.

Sonunda, şurasını açıkça vurgulamakta yarar vardır: Feza Gürsey'in çalışmalarının görünen farklılığının arkasındaki esas unsur, matematiksel imgelem gücüyle müstesna fiziksel sezgiyi birleştirmesinde yer almaktadır ve bu hususta onun fizikteki rolü muhtemelen, Wigner'in rolüyle kıyaslanabilir. Gerçekten, Wigner'den beri fizikte Gürsey'in ayarında grup teorisi konusunda diğer bir usta düşünmek olanaksız olmasa bile zordur.

Feza Gürsey'in aldığı ödüller:

TÜBİTAK Bilim Ödülü (Ankara 1969).

J. R. Oppenheimer Ödülü, S. Glashow ile birlikte (Coral Gables, Florida 1977).

Einstein Madalyası (Kudüs 1979).

College de France Madalyası (Paris 1981).

İstanbul Üniversitesi Madalyası ve onur doktorası (doctor honoris causa) (İstanbul 1981).

New York Akademisi Doğa Bilimleri A. Cressy Morrison Ödülü, R. Griffiths ile birlikte (New York 1981).

İtalya Cumhuriyeti Commentadore Nişanı (New York 1984).

Wigner Madalyası (Philadelphia 1986).

Türk-Amerikan Bilimcileri ve Mühendisleri Derneği Seçkin Bilimci Ödülü (Washington 1989).

ODTÜ Prof. Dr. Mustafa Parlar Eğitim ve Araştırma Vakfı Bilim Ödülü (Ankara 1989).

Galatasaray Eğitim Vakfı Madalyası (İstanbul 1991).

5. Matematiksel Fizik Konferansı'nda Plaket (Edirne 1991).

Yayınları (4 )

1) “A Symbolic Treatment of Special Relativity". The Scientific Journal of the Royal College of Science, 26. ss. 128-137(1947).

2 ) “Classical Statistical Mechanics of a Rectilinear Assembly”, Proc. Cambridge Phi. Soc., 46. pp. 182-194 (195D).

3 ) “On Two-Component Wave Equations”, Phys. Rev., 77, pp. 844-845(1950).

4) “On the Viriai Coefficients of an Impeded Gas”, Proc. 8th Congress of Pure and Applied Mechanics, pp. 459-460 (İstanbul 1952).

5 ) “Gravitation and Cosmic Expansion in Conformal Space-Time”, Proc. Cambridge Phil. Soc., 49, pp. 285-291 (1953).

6) “Dual Invariance of Maxwell’s Tensor”, Rev. Fac. Set. Univ. Istanbul. 19, pp. 154-160 (1954).

7) “Connection between Dirac's Equation and a Classical Spinning Particle”. Phys. Red.. 97. pp.

1712-1713(1955).

8 ) “Contribution to the Quaternion Formulation of Special Relativity” Rev. Fac. Sci. Istanbul, 20, pp. 149-164(1955).

9 ) “Correspondence between Quaternions and Four Spinors”, Rev. Fac. Sci. Univ. Istanbul, 21. pp. 33-54(1956).

10) “New Algebraic Identities and Divergence Equations for the Dirac Electron”, Rev. Fac. Sci Univ. Istanbul, 21, pp. 85-95(1956).

11) “On Some Conform ally invariant World-Lines”. Rev. Fac. Sci. Univ. Istanbul, 21, pp. 129-143 (1956).

12) “On a Conform ally invariant Spinor Wave Equation” Nuovo Cimento, 3, pp. 988-1006 (1956).

13) “General Relativistic Interpretation of Some Spinor Wave Equations”. Nuovo Cimento, pp. 154-171 (1957).

14) “Relativistic Kinematics of Classical Spinning Particle in Spinor Form”, Nuovo Cimento, 5, pp. 784-809(1957).

15) “Coulomb Scattering of Polarized Electrons”, Phys. Rev. 107, pp. 1734-1735 (1957).

16) “Relation of Charge Independence and Baryon Conservation to Pauli's Transformations”, Nuovo Cimento. 7, pp. 411-415(1958).

17) “On the Group Structure of Elementary Particles”, Nuclear Physics, 8, pp. 675-691 (1958).

18) “Possible Connection between Strangeness and Parity”, Phys. Rev. Lett. 1, pp. 98-100 (1958).

19) “Space Time Properties and Internal Symmetries of Strong Interactions” with G. Feinberg, Phys. Rev., 114, pp. 1153-1170(1959).

20 ) “On the Symmetries of Strong and Weak Interactions”, Nuovo Cimento, 16, pp. 230-240(1960).

21) “On the Structure and Parity of Weak Interaction Currents”, Proc. 10th International High Energy Conference, pp. 572-577(1960).

22) “On the Structure and Parity of Weak Interaction Currents”, Annals of Physics, 12, pp. 91-117 (1961).

23) “Lepton Pairings in the Two-Neutrino Theory” with G. Feinberg and A. Pais, Phys. Rev. Lett. 7, pp. 208-210(1961).

24) “Approximate Symmetries in the 2-Neutrino Theory” with G. Feinberg, Phys. Rev., 128, pp. 378-385(1962).

25) “Spin 1/2 Wave Equation in the de Sitter Space” with T. D. Lee, Proc. Nat. Acad. Sci., 49, pp. 179-186(1963).

26 ) “Introduction to the de Sitter Group”, Gordon -Breach Co., Proceedings of Istanbul Summer School of 1962, pp. 365-389 (New York 1964).

27) “Reformulation of General Relativity in Accordance with Mach's P rinciple”, Annals of Phys., 24, pp. 211-242(1963).

28) “Introduction to Group Theory”, Summer School (1963) on Relativity, Groups and Topology, pp. 91-161, Gordon and Breach Co. (New York 1964).

29) “Implications of Approximate SU (3) Symmetry and Mass Formulae for the M sons”, with T. D. Lee and M. Nauenberg, Phys. Rev., L35 B, pp. 467-477 (1964) .

30) “Spin and Unitary Spin Independence of Strong Interactions” with L . A. Radicati, Phys. Rev. Let., 13, pp. 173-175(1964).

31) “Spin and Unitary Spin Independence of Strong Interactions II" with A. Pais and L A. Radicati. Phys. Rev. Let., 13, pp. 299-301 (1964).

32) “Equivalent Formulations of the SU6 Group for Quarks”, Phys. Let.. 14. pp. 330-331 (1965).

33) “Remarks on Relativistic Formulations of SU(6)”, High Energy Physics and Elementary Particles IAEA Trieste Seminar 1965, pp. 697-707 (Vienna 1965).

34) “Groups Combining Internal Symmetries and Spin”, High Energy Physics. Les Houches Lectures 1965, ed. M. Jacob and C. DeWitt, pp. 5 5 -8 7 (Gordon and Breach, New York 1965).

35) “Approximate Higher Symmetries of Strong interactions”, Proceedings of Fourth Yeshiva Annual Science Conference, pp. 41-59, 1965 (New York1967).

36) “Some Non Compact Groups Associated with the Vertex Operator”, Non Compact Groups in Particle Physics, Milwaukee Conference, ed. by Chew, pp. 181-201 (Benjamin, New York 1966).

37) “The Algebra of Spin Currents and the Relativistic Formulation of SU(6)” with K. Bitar, Phys. Rev., 164. 1805(1967).

38) “Unified Formulation of Effective Non-Linear Pion-Nucleon Lagrangians” with P. Chang, Phys. Rev., 164, pp. 1752-1761 (1967).

39) “Tensoriat Current Operators as Representations of the Extended Poincare Group”. Theoretical Physics, Boulder-Lectures 1967. edited by W. Brittin and A . Barut, pp. 303-323 (1968).

40) “Non-Linear Lagrangians Invariant Under the Generalized Chiral Groups SL(4,C) and SL(12,C ) M with P. Chang, Phys. Let., 26B, pp. 520-523(1968).

41) “Effective Lagrangians in Particle Physics”, Acta. Phys. Austriaca. Suppi. V., pp. 185-225 (1968).

42) “Generalized Chiral Symmetry Groups and the Classification of Hadrons”. Acta. Phys. Hung., 26, pp. 127-137(1969).

43) “Some Nonlinear Lagrangian Models Combining Chiral Symmetry and Spin Independence” with P. Chang. Nuovo Cimento, 63A. pp. 617-688 (1969).

44) “SU(6) Symmetry and its Relativistic Generalzations", Contemporary Physics. Trieste Symposium, Ed. A. Salam, Vol 2, pp. 193-210 (Vienna IAEA, 1969).

45) “Effective Lagrangians at High Energy ” with M. Koca, Nuovo Cimento, 1, pp. 228-232(1969).

46) "Empirical Mass Formulae, Schwinger's Quatum Numbers and Non Leptonic Decays" with M. Serdaroglu, Let. Nuovo Cimento 1A, pp. 233-236 (1969).

47) “Meson Trajectories with Increasing Multiplicities and Tritocat Fields", with M. Koca, Nuovo Cimento 1A, p.429-444(1971).

48) "Duality and the Lorentz Group” with I. Bars, Phys. Rev. 40, pp. 1669-1776(1971).

49) “Nonlinear Realizations of Broken SU3.xSU3 for Pseudoscalar Mesons” with M. Serdaroglu, Nuovo Cimento 7A, pp. 584-604 (1972).

50) “Operator Treatment of the Gelfand-Naimark Basis for SL(2,C)” with I. Bars, J. Math. Phys. 13, pp. 131-143(1972).

51) “Extended Hadrons, Seating Variables and the Poincare Group” with S. Orfanidis. Nuovo Cimento. 11 A, pp. 225-278 (1972).

52) “An Octonionic Representation of the Poincare Group" with M. Günaydın, Nuovo Cimento Lett., 6, pp. 401-406(1973).

53) “Conformal Invariance and Field Theory in Two Dimensions”, with S. Orfanidis, Phys. Rev. D7, 2414-2437(1973).

54) “Quark Structure and Octonions" with M. Günaydın, J. Math. Phys., 14, pp. 1651-1667(1973).

55) “General Chiral SU2XSU2 Lagrangian an d Representations Mixing" with A. Ebrahim, Nuovo Cimento Lett. 9, pp. 9-14 (1974).

56) "Quark Statistics and Octonions" with M. Günaydın, Phys. Rev. D9, pp. 3387-3391 (1974).

57) “Color Quarks and Octonions ”, The John Hopkins University Workshop on Current Problems in High Energy Particle Theory, pp. 15-42 (1974).

58) “Derivation of the String Equation of Motion in General Relativity”, with M. Gürses, Phys. Rev . D11, .967-969(1975).

59) “Lorentz Covariant Treatment of the Kerr-Schild Geometry” with M. Gürses. J. Math. Phys, 46, pp. 2385-2390 (1975).

60) “Algebraic Methods on Quark Structure” in International Symposium on Mathematical Problems in Theoretical Physics. Ed. H. A raki. pp. 189-195 (Springer 1975).

61) “A Six Quark Model for the Suppression of AS= 1 Neutral Currents” with P. Ramond and P. Sikivie, Phys. Rev. D12, pp. 2166-2168 (1975).

62) “A Universal Gauge Theory Model Based on Er” with P. Ramond and P. Sikivie, Phys. Letts. 60S. pp. 177-180(1976).

63) “Exceptional Groups and Elementary Particles", Proc. of the 4th International Colloquium on Group Theoretical Methods in Physics, ed. A. Jenner (Springer 1976) pp.225-233.

64) “Supersymmetric Ansatz for Spontaneously Broken Gauge Field Theories", Proc. of the Conference on Gauge Theories and Modern Field Theory, ed. P. Nath and R. Arnowitt (MIT Press 1976) pp. 369-376.

65) “E7, as a Universal Gauge Group” with P. Sikivie, Phys. Rev. Letts. 36, pp. 775-778 (1976).

66) “Charge Space, Exceptional Observables and Groups” New Pathways in High Energy Physics L. (Plenum Press 1976) pp. 231-248.

67) “Some Special Kerr-Schild Metrics" with M. Gürses, Nuovo Cimento 3B, p. 226 (1977).

68) “Of Trials and Errors" in the Significance of Non-linearity in the Natural Sciences, ed. A .Perlmutter and I. Scott, pp. 34 9-40 7(Plenum Press 1977).

69) “ The Graded Lie Groups SU(2,2/1) and 0Sp (¼) with L. Marchildon. J. Math. Phys. 19, pp. 942-951 (1978).

70) “Spontaneous Symmetry Breaking and Nonlinear Invariant Lagrangians; Applications to SU(2) SU(l) and 0Sp(1/4)n" with L. M rchildon, Phys. Rev. D17. pp. 2038-2047(1978).

71) “Symmetry Laws (Physics)”. McGraw-Hill 1978 Yearbook of Science and Technology, pp. 355-358 (1978).

72) “Basic Fermion and Mixings in the E6 Model" with M. Serdaroglu. Lettere at Nuovo Cimento 21. pp. 28-32(1977).

73) “Quark and Lepton Assignments in the E7 Model” with P. Sikivie, Phys. Rev. D16. pp. 816-834 (1977).

74) “Some Algebraic Structures in Particle Theory”, Second Workshop on Current Problems in High Energy Particle Theory, ed. by G. Domokos, pp. 3-25 (The John Hopkins University. 1978).

75) “Quaternion Analyticity in Field Theory”, Second Workshop on Current Problems in High Energy Particle Theory, ed. by G. Domokos, pp. 179-221 (The John Hopkins University, 1978).

76) “Symmetries of Quarks and Leptons". The Whys of Sub-nuclear Physics, ed. A. Zichichi (Plenum Press, 1979), pp. 1059-1164.

77) “Octonionic Structures in Particle Physics". Group Theoretical Methods in Physics, Proceedings Austin. 1978, ed. W. Beiglbock, A. Bohm and E. Takasugi, pp. 508-521 (Springer-Verlag 1979).

78) “Quaternionic Multi S=HP(1) Gravitation and Chiral Instantons". with H. C. Tze and M. A. Jafarizadeh. Phys. Lett. 88B pp. 282(1979).

79) “Invariance Principles in Physics", American Institute of Physics Handbook (1978).

80) Geometrization of Unified Fields, in “To Fulfill a Vision ", (Jerusalem Einstein Centerrial Symposium ) (1979), Ed. Y. Neeman. pp. 2 2 -3 6 (Addison Wesley. 1981).

81) “Complex and Quaternionic Analyticity in Chiral and Gauge Theories, I” with H. Chia Tze, Annals of Physics 128, pp. 29-130(1980).

82) “Quaternion Methods in Field Theories", Fourth Workshop on Current Problems in P article Theory. Bad Honnef, Bonn; ed. G. Domckos and S. Kdvesi-Domokos, pp. 255-288 (John Hopkins 1980).

83) “Symmetry Breaking Patterns in E6”, New Hampshire Workshop on Grand Unified Theories, ed. P. Frampton, S. L. Glashow and A. Yildiz, pp. 39-55 (Math. Sci. Press 1980).

84) “Exceptional Groups for GUT’s and Remarks on Octonions”, Proceedings of Workshop on Weak Interactions as Probes of Unification, ed. G. B. Collins. L. M. Chang and J. R. Ficenec, pp.635-646 (A/P. 1981).

85) “E6 Gauge Field Theory Model Revisited” with M. Serdaroglu. Nuovo Cimento 65A, pp. 337-354 (1981).

86) “Introduction to the Completely Integrable Systems in Physics”, Lecture Notes in Proceedings of the Istanbul Workshop on Completely Integrable Systems, ed. M .Hortagsu and M. Serdaroglu (Turkish Physical Society, 1982).

87) “A Class of Supersymmetric Effective Actions” with S. Catto, Lett. at Nuovo Cimento 35, pp. 241- 248(1982).

88) “Potential Scattering, Transfer Matrix and Group Theory” with Y. Alhassid and F . Iachello, Phys. Rev. Lett. 50. pp. 873-876(1983).

89) “A Dirac Algebraic Approach to Supersymmetry”, Foundations of Physics 13. 289-296 (1983).

90) “Scattering and Transfer in Some Group Theoretical Potentials”, Proceedings of XIth International Colloquium on Group Theoretical Methods in Physics, ed. M. Serdaroglu and E.Inönü (Springer-Verlag, 1983), pp. 106-122.

91) “Group Theory Approach to Scattering” with Y. Alhassid and F. Iachello, Annals of Physics. N. Y. 148, pp. 346-380 (1983).

92) “Group Theory of the Morse Oscillator” with Y. Alhassid and F. Iachello. Chem. Physics Letters, 19, pp. 27-30(1983).

93) “Octonionic Torsion on S and Englert’s Compactification of Supergravity” with H. C. Tze. Physics Letters B 127, pp. 191-196(1983).

94) “A Three-Dimensional Geometric Model with a King and A Higgs Mechanism” with H. C. Tze, Phys. Lett. B129, pp. 205-208(1983).

95) “General Supersymmetric Equations Involving Unconstrained Chiral Superfields” with S. Catto, Phys. Rev., D29, pp. 653-657(1984).

26) “Dyson Representation of SU(3) in Terms of 5 Boson Operators” with R. Dundarer, J. Math. Phys 25, pp. 431-432(1984).

97) “Generalized Vector Products, Duality and Octoionic Identities in D=8 Geometry” with R. Dündarer and H. C. Tze. J. Math. Phys. 25, pp. 1496-1506 (1984).

98) “Quaternion Analyticity and Conformally Kahlerian Structure in Euclidian Gravity” with H. C. Tze, Letters in Math. Phys.

99) “Quaternionic and Octonionic Structures in Physics”, Proc. of Conference on “Symmetries in Physics”, ed. M. Doncel.

100) “Algebraic Formulation of Effective Hadronic Supersymmetry” with S. Catto, Nuovo Cimento 101) “Remarks on a Possible Effective Hadronic Supersymmetry”, Proceedings of John Hopkins Workshop (1984).

Kitapları

1. Group Theoretical Concepts and Methods in Particle Physics, Editor: F. Gürsey, Gordon and Breach (New York, 1964).

Tezleri

1. Application of Quaternions to Field Equations, F. Gürsey. Ph. D. Thesis, Imperial College, Imperial College, University of London (1950).

2. Classical and Wave Mechanics of Spinning Particles. Habilitation Thesis, Faculty of Science, University of Istanbul (1953).

Kaynaklar

1) Gürsey. Feza, “Kubbeden Cüppeye veya Aşk Yoluyla Fizik”. XX. Yüzyılda Fiziğe Yön Verenler, ss. 443-452.

2 ) Özemre, Ahmed Yüksel, “Feza Gürsey". XX. Yüzyılda Fiziğe Yön Verenler, İstanbul 2005, ss. 257-274.

3 ) Saçlıoğlu, Cihan, “Feza Gürsey İçin Yale Üniversitesi'nde Yapılan Anma Töreninde Meslektaşlarının Konuşmaları”. Bilim Ütopya. Sayı 137. Kasım 2005, ss. 8-11.

4) Serdaroğlu. Meral. “Günışığının Gireceği Pencereyi Açan Bilim Adamı: Feza Gürsey”, Bilim ve Ütopya. Sayı 137, Kasım 2005, ss. 4-7.

Dipnotlar

1) Kayıtlardan Cengiz Yalçın’ın 1992 yılı Nobel Fizik Ödülü için aday önermediği anlaşılmaktadır.

2) Platon’un akademisi, pagan veya putperestlik okulu olduğu gerekçesiyle M.S. 529 yılında Justinianus tarafından kapatılmıştır.

3) Mach ilkesi, bir cismin eylemsizlik kütlesinin evrendeki diğer bütün maddelerle kütleçekimsel etkileşmesinden kaynaklandığını öngörmektedir. Bu kanıtlanmamış bir varsayımdır.

4) Feza Gürsey’in yayımlanmış 123 makalesi ve 2 kitabı vardır.

 

Bu yazı Bilim ve Ütopya'nın Mayıs 2008 tarihli "Önce Higgs Vardı" başlıklı sayısında yayımlanmıştır.

Fizik
Etiketler
fizik
gravitasyon
fezagürsey
parçacıkfiziği
grupteori
matematik
bilim
bilimveütopya