Bazı insanlar bağımlılığa daha mı yatkındır?

Bir noktaya kadar, evet. Psikologlar insanları bağımlılığa daha açık hale getiren birkaç karakteristik özellik tanımlamışlar. Bağımlı kişilik olarak tanımlanan bu durum, kişiyi belli davranışlara itiyor.

Bunlardan ilki dürtüsellik, bireyin sonuçları düşünmeden davranması. Bir diğeriyse heyecan arama hali, stresi kontrol edememe ve soyutlanmışlık hissi. Hemen herkes hayatlarının bir döneminde bu duyguları tecrübe eder; fakat bağımlı kişiliğe sahip olanlar kadar yoğun değil. Bu bireyler saydığımız hisleri oldukça yoğun yaşıyorlar.

Bu kişilik özelliklerinin bazı genetik temelleri de var. Beyinde anormal dopamin seviyesi gibi. Yüksek dopamin, kişiyi risk alma davranışına sürükler. Bunun yanı sıra, erken yaşta yaşanmış hayat tecrübeleri gibi çevresel faktörler de genetik olanlar kadar etkileyici olabiliyor.

Ama belirtmekte yarar var ki, her ne kadar insanların yüzde 10-15’i bağımlı kişiliğe sahip olsa da bunların tamamı bir tür bağımlılığa sürüklenmiyor. Bağımlılık genellikle bir şeyin tetiklemesiyle başlıyor, travmatik olaylar gibi. Bu tip tetikleyici bir unsurla karşılaşmayan birey, bağımlılığa yatkın bir kişiliğe sahip olsa da muhtemelen bağımlı olmayacaktır. Ve aynı şekilde, yoğun duygular içerisinde olup bir kaçış arayan bağımlı karaktere sahip birey, doğru kararlar vermek için çaba sarf ederek ve/veya yardım alarak hayatlarını bağımlılıktan uzak geçirebilirler.

Saba BAŞKIR

 

Güncel Bilim
Etiketler
bağımlılık
travma
psikoloji
kaçış
çevre
karakter
bilim ve ütopya
saba başkır