Kurumsal fizik mümkün. Peki ya sonrası?

 

Bu yazım Bilim ve Ütopya portalındaki iki yazımın devamı niteliğinde olacak. Burada yazılanları daha iyi özümsemek için portaldaki “Postmodern bilime tutunabilmek” ve “Kurumsal fizik mümkün mü?” başlıklı yazılarımı okumanızı öneririm naçizane. Kaynakçada ilgili bağlantıları bulabilirsiniz.

“Kurumsal fizik” terimini yaratırken Nigel Warburton’ın Felsefeye Giriş kitabının sanat felsefesi üzerine olan kısımdaki “Kurumsal sanat” tanımından esinlendim. Bunu portaldaki yazımda belirttim daha önce fakat bu yazıyı kendi içinde bütünlüklü kılmak için burada da belirtme ihtiyacı hissettim. Kurumsal sanat kavramının özü, bir eseri sanat eseri olarak nitelendirmek için sanat otoriterilerinin o esere sanat demesi yeterli olmasıdır. Buna örnek olaraksa Piero Manzoni’nin tenekelediği kendi dışkısının sanat eseri olarak sayılması gösterilebilir.

 

Şekil 1 Piero Manzoni. "Merda D'artista" 1961. Fotoğraf: Jens Cederskjold Lisans: CC BY 3.0

Fizik yapısı gereği pozitif bir bilimdir, yani teorilerin değerleri gözlemleri açıklayabilme becerilerine göre biçilir. Fakat fiziğin bazı alanları, örneğin kuantum kütleçekimi, kısa ve orta vadede gözlemlenemeyecek şeyler üzerine kuramlar içerir. Kurumsal fizik anlayışı ise bu çeşit gözlemle kıyastan uzak hangi tip teorilerin para aktarmaya ve çalışılmaya değer olduğunu belirler. Kurumsal sanat anlayışında olduğu gibi kurumsal fizik anlayışında da bir otorite gerekir: üniversiteler, enstitüler ve fon sahipleri.

Kurumsal fizik dünyasından bir örnek

Kuantum kütleçekimi teorilerinden sicim kuramı (string theory) ve döngüsel kuantum kütleçekimi (loop quantum gravity) nispeten gelişmiş teoriler ve zaten hal-i hazırda piyasayı ellerinde tutuyorlar. Burada onlar kadar popüler olmayan ama ümit vadeden bir kuramdan bahsedeceğim: Nedensel dinamik üçgenleme (causal dynamical triangulation) uzay-zamanı 4 boyutlu üçgensel bölgelerden bina etmek üzerine bir kuram (ilgililer ileri okumalar kısmına bakabilir).

Nedensel dinamik üçgenleme (kısaca NDÜ) kuramı bazı basit olmayan testleri geçen bir kuram. Gelecek vaad ediyor denebilir. Fakat bu kriter, bir teorinin günümüzde çalışılması için gerekli ama yeterli olmayan bir koşul. NDÜ çok dar bir araştırmacı kesimi tarafından çalışılıyor. Ekibin başındaki en popüler isimse Radboud Üniversitesi’nden Renate Loll.

Peki NDÜ neden Dünya’da, mesela sicim kuramı gibi, geniş çapta bir araştırmacı kitlesi tarafından çalışılmıyor sorusuna vereceğimiz cevap kurumsal fizik anlayışında yatıyor olabilir. Şu şekilde bir düşünce zinciri kurabiliriz:

  1. NDÜ neden dar kapsamlı kaldı?
  2. Çünkü kurumsal fizik anlayışı onu kutsamadı.
  3. Peki kurumsal fizik neden NDÜ teorisini kutsamadı?
  4. Çünkü karizmatik fizikçilerin ilgi kapsamı dışında kaldı.
  5. Dolayısıyla kurumsal fizik NDÜ kuramını kutsamadı.

Kurumsal fizikle “mücadele” için ne yapmalı?

Ülkemizi ben bu açıdan Batı’dan daha şanslı görüyorum. Bu soruyu Türkiye özelinde yanıtlayacağım. Eğer üniversitede bir kadronuz varsa, insanlar genelde ne çalıştığınızdan ziyade kaç tane makale yayınladığınıza bakar. Eğer istekliyseniz kurumsal fiziğin kutsamadığı kuramları çalışmaktan sizi alıkoyan herhangi bir engel neredeyse yoktur. Sadece bu kuramlar kimi zaman yepyeni bir metodoloji gerektirdiğinden öğrenmesi zaman alabilir.

Eğer lisansüstü öğrenci ya da doktora sonrası araştırmacı çalıştıracaksanız çeşitli fonlardan yararlanmanız gerekir, mesela TÜBİTAK projeleri gibi. Burada çoğu zaman uygulama odaklı projelere destek çıktığını, teorik ve soyut alanlara genelde destek çıkmadığını görüyorum nadir durumlar haricinde. Uygulamaya yönelik çalışma yapıyorsanız bu zaten kurumsal fiziğin kapsamı dışında kalır.

Esas sorun kuramsal fiziğin onaylamadığı yeni kuramları piyasaya sürmek konusundadır. Bunu hoca kendi başına yapabilir üniversite kadrosu olduğu için. Fakat bu konuda bir öğrenci çalışmak isterse ne yapılabilir? Cevap proje odaklı fonlardan ziyade öğrencilerin akademik başarısına göre verilen burslar olabilir. Ben şahsen araştırma görevliliği yaptım ve aynı zamanda TÜBİTAK 2211 bursundan faydalandım. Bundan dolayı kurumsal fiziğin kutsamadığı konuları çalışabildim. Lisansüstü öğrencilere özellikle projeden bağımsız TÜBİTAK burslarına göz atmalarını öneririm.

İleri okuma ve kaynakça