Osmanlı Türklerinin en büyük astronomu ve çalışmaları: Takîyüddîn ve İstanbul Gözlemevi

Yazan
Prof. Dr. Yavuz Unat
Kastamonu Üniversitesi Felsefe Bölümü

Osmanlı Devleti’nde, on altıncı yüzyılın ikinci yansında, III. Murat döneminde İstanbul’da Tophane sırtlarında Takîyüddîn (1526-1585) tarafından kurulan gözlemevinin OsmanlI bilim tarihinde önemli bir yeri vardı. Takîyüddîn, Osmanlıların en büyük astronomudur. Matematik ve astronomi başta olmak üzere birçok alanda araştırmaları vardır. Özellikle trigonometri alanındaki çalışmaları oldukça önemlidir. Şam'da doğmuş, Mısır'a gitmiş, daha sonra İstanbul’a gelmiş ve Müneccimbaşılığa (baş astrolog) atanmıştır. Kaynakların bildirdiğine göre III. Murat İstanbul'da bir gözlemevi kurdurmak isteyince, bu işle görevlendirilmiş ve Tophane'de bu yüzyılın dünya çapında en önemli gözlemevlerinden birini kurdurmuştur (1575). Gözlemevinde on altıncı yüzyılın en mükemmel gözlem araçları inşa edilmiştir. Yapılan araştırmalar bu gözlemevinde inşa edilen gözlem araçları ile Tycho Brahe’nin (1546-1601) Danimarka kralı Frederic II’nin himayesinde Hven’de 1576 yılında kurulan gözlemevindeki (Uranienborg Gözlemevi) gözlem araçları arasında tam bir benzerlik olduğunu göstermiştir. Ancak Takîyüddîn, Tycho Brahe’den yaklaşık bir sene önce gözlemevini kurmuş ve örneğin saati bir gözlem aracı olarak Brahe’den önce ilk defa kullanmıştır. Batı’da saniyeyi gösterebilen saatlerin yapılışı ve bunun Tycho Brahe'nin gözlemevinde kullanımı İstanbul Gözlemevi’ndeki kullanımından sonradır.
Ancak gözlemevinin ömrü kısa sürmüş ve 1580’de yıktırılmıştır. 1577 senesinin Kasım ayında, İstanbul semalarında ünlü 1577 Kuyruklu Yıldızı gözlemlenmiştir. Bu gözlemin ardından İstanbul’da 1578'de bir veba salgım baş göstermiş, gözlemevine karşı olumsuz bir tavır oluşmaya başlamış ve saraydakiler bu fırsattan yararlanarak, bir gözlemevinin kurulduğu her yerde felâketlerin birbirini kovaladığını, Uluğ Bey'in ölümünü de örnek göstererek kanıtlamaya çalışmışlardır. Devrin Şeyhülislamı Ahmed Şemseddin Efendi, Padişah’a bir rapor sunmuş ve bu raporunda gözlem yapmanın uğursuz, feleklerin esrar perdesine küstahça öğrenmeye cüret edenin akıbetinin mahrum olduğunu ve eğer bir memlekette zîc hazırlanacak olursa o memleket mamur iken harap ve devletin binalarının zelzele ile toprak olacağını bildirmiştir. Bunun üzerine Kaptan-ı Deryâ Kılıç Ali Paşa’ya bir Hatt-ı Hümayun gönderilmiş, Kılıç Ali Paşa da gözlemevini yıkmıştır.

İstanbul Gözlemevi’nde yapılan araçlar
Takîyüddîn, bu gözlemevinde dokuz önemli gözlem aracı yapmış ve kullanmıştır:
1) Halkalı Araç: Gök cisimlerinin enlem ve boylamlarının bulunmasında kullanılan bu alet yüzyıllarca gözlemevlerinin en belli başlı aleti olmuştur. Araç 6 halkadan yapılmıştır. Halkaların çaplan 4 metreden fazladır.
2) Cetvelli Araç: Ay’ın paralaksını ölçmeye yarayan bu alete on altıncı yüzyıla kadar inşa edilmiş çoğu gözlemevinde rastlanmaktadır. Takîyüddîn’in aleti her yönde yükseklik ölçebilecek tarzdadır.
3) İki Delikli Araç: Güneş’in ve Ay’ın çaplarını, Güneş ve Ay tutulmalarının miktarlarını hesap etmekte kullanılır. Takîyüddîn bu aleti, dakika bölümlerini gösterebilecek kadar büyük çapta inşa etmiştir.
4) Duvar Kadranı: Meridyen üzerine inşa edilmiş bir duvarın yüzeyine tespit edilmiş bir kadrandır ve yıldızların meridyen geçişlerini gözlemekte kullanılır. On altıncı yüzyıla kadar Avrupa'da bu tip bir duvar kadranına rastlanmamaktadır. Batı’da ilk defa Tycho Brahe tarafından kullanılmıştır. Takîyüddîn tarafından kullanılan duvar kadranı 6 metre çapında pirinç iki kadrandan oluşmuş.
5) Azimut Yaran Halkası: Gök cisimlerinin yükseklik ve azimutlannı bulmaya yarayan ve Teodolit’in öncüsü olan bu
araç İslâm Dünyası’nda İbn Sina’dan (980-1037) beri kullanılıyordu. Nasi- rüddin-i Tûsî ile en mükemmel düzeye ulaşan bu araç Batı dünyasında ilk defa Tycho Brahe tarafından kullanılmıştır.
6) Tahta Kadran: Yıldızların yükseklik ve zenit yüksekliklerini ölçmeye yarayan, tahta cetvelden yapılmış çeyrek dairedir. Mevcut verilere göre, ilk defa Tycho Brahe ve Takîyüddîn tarafından kullanılmıştır.
7) Müşebbehe bi’l- Monâtık: Takîyüddîn’in kendi icadıdır. Herhangi bir düzlemde iki yıldız arasındaki açıyı ölçmeye yarayan bu araç on altıncı yüzyıl pratik astronomisinin en önemli icatlarındandır.
8) Kirişli Araç: Ekinoksların saptanmasına yarar. Takîyüddîn’in kendi icadıdır.
9) Saatler: Yıldızların sağ açıklıkları Güneş’le yıldızlar arasında geçen süreyle ölçülür. Bunun için de dakik saatlere ihtiyaç vardır. Saatler ancak on altıncı yüzyılın ikinci yansında bir gözlem aracı olarak kullanılabilecek dakikliğe
ulaşabilmişlerdir. Tycho Brahe gözlem amacıyla üç saat yaptırtmıştır. Takîyüddîn de gözlemevinde saati bir gözlem aracı olarak kullanmıştır.

Takîyüddîn teleskop kullandı mı?
Takîyüddîn’in kullanmış olduğu diğer bir astronomik alet ise, uzaktaki nesneleri yakınlaştıran optik bir alettir. Takîyüddîn, Göz ve Bakış Bahçelerinin Işığı Üzerine Kitap adlı eserinde uzakta bulunan nesneleri en ince ayrıntılarıyla gösterebilen ve ortalama uzaklıkta bulunan gemilerin yelkenlerinin bir ucundan tek bir gözle baktığımızda görülebileceği bir mercek yaptığından söz eder.
Takîyüddîn'in yaptığı bu aleti teleskop olarak tanımlamamız mümkündür. Zira yukarıdaki tasvirden anlaşıldığı üzere bu alet çok uzaktaki nesneleri çok yakından ve ayrıntılarıyla gösterebilmektedir. Bilinen kaynaklara göre teleskopun en erken tarihi 1600 yıllarına denk düşmektedir. Teleskopun astronomik amaçlı kullanımı ise 1609 yılında Galileo (1564-1642) ile mümkün olmuştur. Takîyüddîn ise bu kitabını 1574 başlarında yazmıştır. Ancak Takîyüddîn
bu aletin Eski Yunanlılar tarafından yapıldığını ve İskenderiye Kulesi’ne yerleştirildiğini söylemektedir. Ne var ki, bilinen kaynaklara göre İskenderiye Kulesi’nde böyle bir alet yoktur. Bu durum göz önüne alınırsa, bu aletin teleskop olmadığı, bir gözlem borusu olduğu akla daha yakın görünmektedir. Zira bu alet, çok daha eskilerden beri, örneğin Çin’de M.Ö. 1100’lerde bilinmekte ve kullanılmaktadır.

Takîyüddîn’in bazı önemli astronomi eserleri
Aritmetikten Beklediklerimiz: Takîyüddîn bu kitabında altmışlık yöntem yerine onluk yöntemin astronomiye nasıl uygulanabileceğini kuramsal olarak gösterir.
Sultanın Onluk Yönteme Göre Düzenlenen Tablolarının Yorumu (1580): İstanbul Gözlemevi’nde yaklaşık beş sene boyunca yapılmış gözlemleri içerir; bu tablolarda ondalık kesirleri kullanır.
İnciler Topluluğu ve Görüşlerin İncisi (1584): Takîyüddîn bu yapıtında son adımı atmış ve birim dairenin yarıçapını 10 birim almak ve kesirleri ondalık kesirlerle göstermek koşuluyla bir Sinüs-KosinÜs Tablosu ile bir Tanjant-Kotanjant Tablosu hesaplayarak matematikçilerin ve gökbilimcilerin kullanımına sunmuştur.

KAYNAKÇA
1) Demir, Remzi, Takîyüddîn’de Matematik ve Astronomi, Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı Yayınları, Ankara 2000.
2) Sayılı, Aydın, Observatory in Islam, Ankara 1988.
3) Tekeli, Sevim, “Nasirüddin, Takiy- düddin ve Tycho Brahe’nin Rasat Aletlerinin Mukayesesi”, Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih- Coğrafya Fakültesi Dergisi, Cilt XVI, Sayı 3-4, Ankara 1958, s. 301-393.
4) Topdemir, Hüseyin Gazi, Takîyüddîn' in Optik Kitabı, Işığın Niteliği ve Görmenin Oluşumu, Ankara 1999, s. 340.
5) Unat, Yavuz, İlkçağlardan Günümüze Astronomi Tarihi, Nobel, Ankara 2001.
6) Unat, Yavuz, “Time in The Sky of İstanbul, Taqî al Dîn al-Râsid’s Observatory”, Art and Culture Magazine, Time in Art, Winter 2004/Issue 11, pp.86-103.
7) Unat, Yavuz, “Takiyüddin’in İstanbul Gözlemevi”, İstanbul, Sayı 51, Tarih Vakfı Yayınları, İstanbul 2004, s. 87-91.
8) Ünver, Süheyl, İstanbul Rasathanesi, Ankara 1969.

Bu yazı Bilim ve Ütopya'nın Eylül 2005 sayısında yayımlanmıştır.

Bilim Tarihi