Evrim süreci ve insan

Primat takımına ilişkin herhangi bir kalıntıya rastlamak, işini seven her paleoantropolog için büyük bir mutluluktur. Buluntunun günümüz insanı ile ata veya akrabalık düzeyini kurmak, evrim ağacındaki yerini anlamak için temelde anatomik özellikler ve yaşadığı dönem
gibi bilgiler kullanılır.

İnsanlık tarihinin aydınlatılması noktasında pek çok bilim dalı ile irtibatlı olan ve antropolojinin bir alt dalı olan paleoantropoloji bize, türümüzün sadece geçmişte neler yaptığını ya da atalarının hangi türler olduğunu anlatmakla kalmaz, geçmiş ve günümüz arasında bağlantı kurarak bugün geldiğimiz noktayı bize anlatır. Bu bilgiler sayesinde neden omurgamızın bel fıtıklarına ve ağrılara çok yatkın olduğunu, 20’lik dişlerimizin çıkışının neden sıkıntılı olduğunu, diş çürüklerindeki artışı ve daha fazlasını anlayabiliriz.

Tanımını yapmak zor olsa da bir canlıya insan diyebilmemiz için bazı koşullara sahip olması gerekir:
- İki ayak üzerinde dik yürümek (Bipedalizm: koşmak, yürümek, sıçramak şeklindeki hareket biçimi olarak tanımlanır. İnsan bipedal hareket eden tek primat türüdür)
- Alet yapıp kullanmak ve bunu yeni nesle aktarmak.

Biyolojik olarak bu özelliklerin tamamına sahip canlılara “insan” diyoruz (Homo). İnsanlar bugünkü hallerine uzun bir evrimsel süreç sonucunda ulaşmıştır. Şimdi bu süreci ve atalarımızın tarihini inceleyelim.

Yazının başında saydığımız iki temel koşulu sağlayan en eski atamız yaklaşık 3,3 milyon yıl önce Kenya’da yaşamıştı. Bunu öğrenmemizi sağlayan verilere, Kenya’daki Turkana Gölü yakınlarında yapılan bir kazı sonucunda ulaşıyoruz. Kazıdan elde edilen taştan yapılmış aletler, insan varlığına işaret ediyor. Bu alet teknolojisi Lomekwian olarak isimlendirildi (ismi, kazı yapılan lokaliteden geliyor: Lomekwi). Şimdilik, bu aletleri yapan türün fosilleri ele geçmedi. Ancak bölge yakınlarında fosilleri ele geçen bazı türlerin, bu aletleri yapma potansiyeline sahip oldukları düşünülüyor.

İnsan evrimi sürecini daha kolay anlayabilmek için şimdi babanızı aklınıza getirin ve onun babasını yani dedenizi düşünün. Sonra onun da babasını hayal ederek ataları geriye doğru yaklaşık 7 milyon yıl takip ettiğinizi düşünün. İşte bu zaman dilimi, insan, yani bilimsel (Latince) adıyla Homo cinsinin ataları olan en eski “insansı”ların ortaya çıktığı dilim.

Prof. Dr. Erksin GÜLEÇ - Mertcan ERİCE
Ankara Üniversitesi Antropoloji Bölümü

Bu yazının tamamını Bilim ve Ütopya'nın ağustos 2017 sayısında okuyabilirsiniz...

Antropoloji
Etiketler
insan
sapiens
australopithecus
neandertal
ardipithecus
antropoloji
evrim
bilim ve ütopya
erksin güleç
mertcan erice