tıp

Empatiye empatik yaklaşım

Kapitalist sistem ideolojik olarak yanılsamalar bütünüdür. Sistemin fikriyatına göre insan doğuştan bencil ve rekabetçidir. Hayatta kalması için diğer insanlara karşı düşmanca bir tutum alması gerekir. Yaşamda elbirliği, duygudaşlık ve dayanışmayla değil acımasız bir yarışı kazanarak ayakta kalınabilir. Bu yarışa yıkıcı bir hırsın eşlik etmesiyse kaçınılmazdır. Yaşamın kendisi ve insanın doğası kapitalizmin suretinden başka bir şey değildir. Kapitalizm insana kendini ve dış dünyayı mutlak gerçekmiş gibi gösterir.

Şerefeddin Mağmûmî ve Osmanlı Tıp Kitapları

İttihad ve Terakki Cemiyeti’nin önde gelen isimlerinden birisi olan Şerefeddin Mağmûmî (1869-1927), İstanbul’da doğdu. Tıp tahsiline Kuleli İdadi-yi Tıbbî Mektebi’nde başladı ve üç sene sonra Gülhane Mekteb-i Tıbbiye-i Askeriyyesi’ne girdi. Buradaki arkadaşları arasında Abdullah Cevdet, İbrahim Temo, İshak Sükûtî, Hikmet Emin gibi İttihad ve Terakki Cemiyeti’nin kurucu isimleri de bulunuyordu. 1894’te buradan tabip yüzbaşı olarak mezun oldu ve birkaç sene boyunca İmparatorluğun muhtelif şehirlerinde bulaşıcı hastalıklarla mücadele etti.

Beynin esnekliği, evrim ve rüyalar

"...Geçmişte özellikle lise ve tıp fakültesi yıllarımda rüyalar ile aklıma takılan en önemli konu REM (hızlı göz hareketleri/Rapidly Eyes Movement) uykusu = rüya konusu yaklaşımıydı. Çünkü genelleme yapılarak ve bu hata temel alınıp ancak REM döneminde (yani uyuduktan yaklaşık 90 dakika kadar sonra) rüya görebileceğimiz öğretisi her gün yaşadığımız bir deneyim ile çelişiyordu. Derslerde, sınıf ve amfilerde bir an kafanız düşer bir-iki dakika uykuya dalarsınız ve rüya görürsünüz. Burada bir tuhaflık var deyip buna bir bakmam lazım deyip hep geçiştirdim.

Uykuya geçerken

Bir ses duyar gibi oldum: “Kimseler uyumasın artık! Macbeth uykuyu öldürdü!”
Evet, masum uykuyu,
Kaygılar yumağını çözen uykuyu,
Her günkü hayatın ölümünü,
Yorgunlukları yıkayan suyu,
Yaralı canların merhemini.
Yüce tabiatın baş yemeği,
Hayat sofrasının cana can katan ziyafeti.

Uyumak...

Görünüşte zıt olan durumları diğeri olmadan tanımlamak mümkün değildir. Bu durumlar “aydınlık-karanlık” gibi birbirleri ile ilişkili ve bağlı, tamamlayıcı süreçlerdir. Eski Çin felsefesindeki “Yin-Yang” zıt özelliklere sahip ikiz ilkeler düşüncesinde olduğu gibi her kutup birbirine karşıt ancak birbirine bağımlı ve birbirine dönüşen süreçlerdir. Bir nitelik doruğa ulaştığında, doğal olarak karşıt niteliğe dönüşmeye başlayacaktır.

Algoritma/Yapay Zekâ üzerine 12 tez

İnsanlık bilim ve teknolojide iki büyük dönüşümün eşiğinde. Birinci dönüşüm uzaydaki bilimsel çalışmalar. Uzay deyip geçmeyin. Meselenin odağında çok büyük enerji kaynaklarına kimin ulaşacağı, uzaydan getirilen kaynakları nasıl kullanacağı ve savunma var. İkinci büyük dönüşüm ise Algoritma/Yapay Zekâdaki devrim. Bu devrim üretimi insan aklının hayal bile edemeyeceği kadar artıracak ve büyük soruları beraberinde getirecek.