Piyano sonatı yapısı, çok sesli müzik tarihinin Klasik döneminde en olgun haline kavuşmuştur. Çok sesli müzik tarihinin Klasik dönemine üç besteci damga vurmuştur. Bu besteciler Haydn, Mozart ve Beethoven’dir. Bu üç besteci, piyano sonatı yapısını müzik estetiği açısından en üst noktaya taşımıştır.
Sevgili Bilim ve Ütopya okuyucuları,
Hepinizi saygı ve sevgilerimle selamlıyorum.
Klasik Batı Müziği türlerini anlatmaya başladığımız bu yazı dizimizin beşinci bölümünde sizlerle birlikteyiz. Bu bölümden başlayarak sizlere “Sonat” türünü anlatıp ve ses örneklerinin bulunduğu radyo programlarımıza yönlendirmeye devam edeceğiz.
Sonat türünü Ahmet Say’ın Müziğin Kitabı’ndan alıntı yaparak size anlatacağız. Kitabın 147. sayfasında yer alan “Sonat” başlığı altında şöyle bir anlatım yer almaktadır:
“Sonat formu, 18. Yüzyılın ortalarından başlayarak yükselen klasik çağın en önemli verimlerindendir. Bu gelişkin müzik biçimine barok çağın doruğu kabul edilen J. S. Bach’ın oğlu C. P. Emmanuel Bach yeni bir yapı kazandırmış ve sonat Haydn, Mozart, Beethoven ile olgun biçimine ulaşmıştır.”
Ahmet Say’ın 2010 yılında 7. basımını yapan Müzik Tarihi kitabının 285. sayfasında “Müziksel Gelişimin Odağı: Sonat” başlığı ile başlayan bölmede sonat hakkında daha geniş bilgiler verilmektedir. Aşağıdaki iki paragrafta bu bilgileri görelim:
“Erken klasik dönemde sonat, üç bölümden oluşan bir çekirdek formdaydı. Haydn ve Mozart’a uzanan çizgide ‘klasik sonat’, dört bölümlü gelişkin formunu kazanmış ve bu yeni yapısıyla yaylılar dörtlüsünün (kuartetin), daha da önemlisi, senfoninin ‘temel biçim’i durumuna gelmiştir.
Genel olarak birbirinden iç yapı, tempo ve ton bakımından ayrılan dört bölümden kuruluyordu yeni sonat.”
Piyano sonatı yapısı çok sesli müzik tarihinin Klasik döneminde en olgun haline kavuşmuştur. Çok sesli müzik tarihinin Klasik dönemine üç besteci damga vurmuştur. Bu besteciler Haydn, Mozart ve Beethoven’dir. Bu üç besteci, piyano sonatı yapısını müzik estetiği açısından en üst noktaya taşımıştır. Ancak, bu üst besteci dışında da onlarla yakın dönemlerde yaşamış olan Kuhlau gibi besteciler de vardır. Tam adı Friedrich Daniel Rudolf Kuhlau olan Danimarka asıllı Alman besteci ile ilgili detaylı bilgiye Wikipedia web sayfasından ulaşabilirsiniz.
Harika Çocuk Yasası ile yurtdışına eğitime gönderilen İdil Biret (beyaz elbiseli piyanist) ve Kemancımız Suna Kan (soldan ikinci)
Prof. Server Acim’in 2014 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Radyosu’nun Klasik Müzik kanalında hazırlamaya başladığı ve halen yayınına devam etmekte olan bir radyo programı vardır.
Radyo programı “Klasik Batı Müziği’nde Türler, Biçimler ve Besteciler” adını taşımaktadır.
Bu programın yedinci bölümündeki programda sonat türü ve biçimi hakkında bilgiler verilmektedir. 22 Ekim 2014 tarihinde yayınlanan programın yedinci bölümünde Sonatlarını dinleyecek olduğumuz besteci olan Kuhlau hakkında bilgiler aktarılmıştır. Daha sonra da her bölümden önce bölümün biçimsel yapısı ve ruhu hakkında bilgiler dinleyici ile paylaşılmıştır.
Bu programı dinleyebileceğiniz web sayfamın ağ adresi ise şöyledir:
https://acimanasayfa.wordpress.com/kbb-muziginde-tbb/
Bu programda sunulan Kuhlau’nun sonatlarından birincisini aşağıda linki verilen YouTube videosunu izleyerek de dinleyebilirsiniz. İlk sonat örneği flüt ve piyano için sunulmaktadır. Radyo programında aslı flüt ve piyano için yazılmış olan Kuhlau’nun Op. 64 Sonatının flüt çalgısı yerine keman çalgısı ile seslendirilen versiyonu sunulmaktadır.
“Kuhlau: Op. 64 – Mi Bemol Majör tonunda – Flüt ve Piyano için Sonat” YouTube ağ bağlantısı:
https://www.youtube.com/watch?v=w_zoBclhnZo
Radyo programında verilen Sonat türü ile ilgili ikinci ses örneğinde sunulan Kuhlau’nun Op.79 No.2 – La Minör – Keman ve Piyano için Sonat’ın videosuna ulaşılamamıştır.
Klasik Batı Müziği’nde “Opus” terimi
Ahmet Say, Müziğin Kitabı adlı kaynakta “opus” kelimesinin açıklaması şöyle verilmiştir: “Latince ‘eser’ demektir. Eserlerin sıra numarasını belirtmek için kullanılır. Genel olarak ‘op’ kısaltması ile kullanılır.” Ben bu bilgiye ek olarak şu bilgiyi vereyim: Besteciler kendi eserlerine bizzat kendileri, “eser sıra numarası” anlamına gelen bir opus numarası verirler. Ancak, bestecinin ölümünden sonra bulunan eserlere besteci bir eser sıra numarası veremediği için bu eserlere “opus posthumus” eklenir. İngilizce Wikipedia web sayfasında opus numarası ile ilgili daha detaylı bilgi bulunmaktadır.
Suna Kan ve İdil Biret
Klasik Batı Müziği’nde hız değişimi terimleri
“Müzikal ifade, eserin bazı yerlerinde hızın değişmesini gerektirebilir. Çünkü önemli olan anlatımdır. Bu amaçla hızın değişmesi doğaldır. Hız değişimlerini belirtmek için, eserin gerekli görülen yerlerine açıklayıcı terimler konur.”
Yukarıdaki paragraf Ahmet Say’ın Müziği Kitabı’nın 42. sayfasında yer alan “Hız Değişimi” bölümünden alınmıştır. Temel hız terimlerini anlatmaktadır. Bu bölümden başlayarak bu kez hız değişimi terimlerinin ne anlama geldiğini anlatmaya başlayacağız.
“Animato”: canlı; “Accelerando”: çabuklaşarak; “Piu mosso”: daha çabuk; “Stretto”: sıkıştırma.
Ahmet Say, Müziğin Kitabı’nın 56. sayfasında yer alan “Müzikte Anlatım/Müzikal İfade” başlığının altında okuyucuya Fazıl Say’dan bir alıntı sunmaktadır: “Notaları kupkuru seslendirdiğimiz mi sanılıyor? Gerçek bir çalgıcı ya da şarkıcı, müziğe bütün çağlarda can katmıştır.”
Bugün size son olarak beş adet müziksel ifade terimini sunmak istiyoruz:
“doloroso”: hüzünlü; “elegiaco”: acılı, acıyla; “espressivo”: anlamı vurgulayarak; “feroce”: yırtıcı; “furioso”: öfkeli.
Gelecek yazıda yeni bilgilerle karşınızda olmak umuduyla hoşçakalın, müzikle kalın.
Prof. Server ACİM*
İnönü Üniversitesi Devlet Konservatuvarı
* Görüş, eleştiri ve düşüncelerinizi serveracim@gmail.com e-posta adresime iletebilirsiniz.
Dipnotlar
1) https://en.wikipedia.org/wiki/Friedrich_Kuhlau
2) https://en.wikipedia.org/wiki/Opus_number